Çok değil, bundan yaklaşık 200 yıl önce tüm dünya nüfusunun 913 milyon insandan ibaret olduğu dünyamızda, üzerinde yaşayan bizler de dahil 2050 yılında 9.5 milyar insan olacağı beklentisi tehlikeli bir rekora doğru yol alıyor. Bu kadar kısa sürede böyle bir artışın nelere mal olacağını tahmin edersiniz. Her saniye artan insan sayısı ile, yiyecek, sağlık, barınma, enerji gibi “tüketilen” kaynakların yerine konması lazım. Elbette bu artış birbiri ile hep bağımlı ilerleyen diğer etkenlere de bağlı olarak küresel ısınmanın etkilerini daha görülür hale getiriyor.
Population Connection’ın hazırladığı harita 1. yüzyıldan günümüze kadar olan süreci yansıtan bir çalışma.e Grafikteki çizgilerde kırmızı renk yemek ve tarım, mavi renk sağlık, koyu yeşil renk insan ve güvenlik, kahverengi çevre ve yeşil renk bilim ve teknolojinin tarih boyunca dönüm noktalarını temsil ediyor.
Çizgiler üstündeki imgeyi oynattığınızda 1500’lerdeki Amerika’daki çiçek hastalığı gibi büyük olayların nüfusa olan etkilerini görebiliyorsunuz. ‘Overlays’ kısmında ise insanlık tarihi boyunca fosil kullanımı artışının ilerleyişine yönelik verilere ulaşabiliyorsunuz. Haritadaki kentleşme (urbanization) kısmında ise şehir konutlaşmasının dev gelişimi ve ülkeler arası farklılıkları ‘gözleri büyütüyor’. Örneğin Nijerya’da 1756 yılında kentleşme yüzde 17.1 oranındayken aynı sene Amerika Birleşik Devletleri’nde oran yüzde 70.4 olarak gerçekleşmiş.
Bu grafiğin bize anlattığı, çocuklarımıza paylaşmayı öğretmemiz gerektiği. Zira ileride buna epey ihtiyaçları olacak gibi görünüyor.