Bir sonraki gıda devriminin adresi; gıda atıklarını azaltma. Amerikan çiftçisinin ürettiği yaklaşık %40’lık gıda daha sofralara ulaşamadan çöp haline geliyor. Tabi bu durum ülkemizde de farklı değil ! Sofraya ulaşabilenlerin %14’lük kısmı ise yemek artığı olarak atılıyor. Bu arada yaklaşık 50 milyon Amerikalı sağlıksız gıda tüketicisi ve dünya çapında 8 kişiden 1’i yatağa aç giriyor.
Alışveriş, pişirme ve yeme alışkanlıkları sıralamasında tüm tüketiciler atılan gıdalardan sorumlular. Burada iyimser olmak adına hızlı ve hedefe odaklı adımlarla bazı şeyleri değiştirme gücümüz var !
Tabii ki bu noktada büyük yapısal durumlar da bu açıdan önemli role sahip. Yasal yönergelerin, hal ve manav esnafını cesaretlendirmesi gerekiyor. Böylece tarımsal ürünlerin endüstrileşmiş tarım firmalarının yeteri kadar hızlı olmayan tedarik süreçlerini güncelleyerek ürünlerin pazara sunumunu hızlandırması gerekmekte. Bu arada tüketici davranışlarındaki değişim bu yönelimdeki gelişmeleri birleştirerek global gıda ekonomisini büyük kaldıraçlarla ilerletecek.
Burada Gıda Atık Karbon Ayak İzinizi azaltabileceğinizi düşündüğümüz birkaç adımdan bahsedeceğiz.
Market alışverişlerinde nasıl davranmalı ?
Akıllı alışveriş yapın.
Gıda tüketim bilincine sahip olmak adına yemek planlamasını bir sanatsal faaliyet haline getirin. Kabul edilebilir sıklık gıda alışverişinizi haftalık planlayın ve sadece ihtiyacınız olduğunda alışveriş yapın. Geçici krizlerinize konu olan gıda ürünlerini almamak için bir yere oturun, bu fikir aklınızdan çıkıncaya kadar bekleyin. Bu düşünce ile alınan gıda ürünlerinin sonu genelde çöp olarak kabul edilebilir. Eski moda alışkanlıkların bu yeni alışveriş kültürünüzü etkilemesine izin vermeyin. Alışveriş listesi gibi yemek tarifine dayalı alışverişlerde genelde sepetinize gereksiz ürünler koyarsınız, fakat akıllı cep telefonunuza kuracağınız Gıda alışveriş programları sayesinde “atık bilincine sahip tüketici” olarak ne gerekiyorsa onu satın alırsınız.
Bol adet yerine kaliteli ürünü satın alın. Gıda atığının diğer yüzü tüketim fazlalığıdır. Tartışmaya açık olarak en fazla yaşanan ölüm nedenidir. En iyi kaliteli ürünler ( organik, iyi tarım uygulamaları, adil ticaret, taze ve işlenmemiş gıda vb.. ) pahalı olabilir bu sayede kaynaklarınızla daha az ve gerektiği kadar satın alacaksınız. Bu sayede atık miktarı azalarak sosyal, çevresel ve sağlık açısından pozitif geri dönüşlerini siz ve toplumun bir kesimi dışsal olarak etkilenecektir. Şunu da bir düşünün, yettiği kadar tüketmeniz, gıda atıklarını azaltıcı bir bakış açısı kazandıracaktır.
En doğalı kötü görünüyorsa onu alın. Devasa miktarda gıda ürünü kendini asla market raflarında, pazarda, manavdaki yerinde göremiyor. Bunun nedeni de biz insana özgü şeyler. Ürün üzerindeki lekeler, şekil bozuklukları, küçük olması ve diğer mükemmeliyetçi yaklaşımlar… Fakat bu değişiyor. O beğenmediniz çirkin elmalar yeni niş ürün olarak daha pahalı satılmaya başlandı. Mesela, Whole Foods, Imperfect Produce ile yapmış olduğu ortaklık anlaşmasını duyurdu. Bunun gibi bazı tarımsal girişimler üretimi döküm alanına mı yoksa kompost yığını haline mi getireceğini düşünen program yazmakla meşguller.
Ev içi tüketimin azaltılması
Buzdolabını ve kileri organize edin. Her defasında eve ihtiyacınızı aşacak kadar sebze-meyve getiriyorsunuz.Tüketilebilir gıdaların her alışveriş sonrası evinizde bir yerlerde durmaya devam ettiğini de unutmadan evdeki gıdalar çöp olmadan evvel bunun üzerine kafa yormanız gerekiyor.
“İlk giren ilk çıkar” ilkesi, kolay bozulabilir ürünlerin satın alındığı tarihe göre tüketilmesini ve atık olarak çöpe gitmemesini sağlayan basit bir fikir. Pratik çözüm olan bu fikir, buzdolabına veya kilere son alınan ürünleri sıranın en sonuna koymak demek.Böylece sıranın önünde ilk aldığınız ürün yer alarak son tüketim tarihinden önce tüketeceksiniz.
Eldekilerle doğaçlama yemek yapın. Çorba ve et yemekleri her hafta yapılabilen ve artıklarını birleştirip tekrar yiyebileceğiniz bir doğaçlama yemek olarak denenebilir. Arta kalan et ürünlerini, buna kemikler ve tavuk derisi gibi seçenekler de dahil, ot ve sebzelerle birleştirerek güzel bir çorba yapabilirsiniz. İsterseniz de derin dondurucuya atıp sonra da yiyebilirsiniz. Mesela çürümeye yüz tutmuş bir meyveniz varsa bununla turta veya smoothie yapın.
“Gıda atıksız bir gün” oyununu oynayın. Evde oluşan gıda atıklarınızı azaltma misyonunuzda kendini zorluklarla karşılan lider gibi düşünmeyin. Deneyim ve yaratıcılıkla aile fertleriyle birlikte gıdada artık yaratmayan bir kültür geliştirebilirsiniz. Yaptığınız alışverişi haftalık olarak gıda emisyon hesaplayıcısına girerek ne kadarlık gıda tükettiğinizi ne kadarını attığınızı, çevresel negatif etkilerden kaçınmanız için nasıl yaklaşmanız gerektiğinin cevaplarını bulacaksınız. Bu bilinci ilk hissedeceğiniz yer tabii ki cebiniz. Çocuklarınız da bu kültürü benimsediğinde, matematik, çevre bilinci ve ev yönetiminde iyi bir dünya vatandaşı olma yolunda önemli bir adım atmış olacak.
Bahçe atıklarını ne yapabilirsiniz ?
Bahçenizi planlayın. Kendi tüketeceğinizi ürettiğiniz bahçeniz, gıda atıklarını azaltmada aslına bakarsanız en etkin çözüm, bu seçenekte dahi onlarca fırsat verimliliği artırmak için sizi bekliyor. Bahçe planlaması; her hasat döneminde gerçek tüketiminiz için ne kadarlık bir tohum dikmeniz gerektiğini içeren bir tekniktir. Zamanlama her şeydir. Her hafta brokoli de yiyebilirsiniz fakat sürekli aynı gıdayı tüketmek sizi memnun etmez. Bu şekilde olan üretimin önemli kısmı çöp olacaktır. Ayrıca, her ürünün birden fazla tipini farklı amaçla kullanabileceğinizi de unutmayın. Domatesin bir türünü salatalarda, diğer türünü tostlarda ve diğer türünü de soslarda kullanabilirsiniz.
Hasadı koruyun. Fazla hasatla elinize geçen sebze-meyveyi daha sonrası için saklamak da atıklarınızı azaltmak için güzel bir formüldür. Dondurarak, konserve yaparak ve kurutarak gıda atıklarınızı azaltma bilincini koruyabilirsiniz. Günlük ev işi listesinden farklı olarak, komşularınızla sürekli konuşup fazla üretimleri takas yapın veya farklı tekniklerle gıda saklamayı, üretmeyi, tarifleri vb. yolları paylaşın ve bunu koruyun.
Hasadı paylaşın. Hasat paylaşımı, komşularınızla iletişimi kuvvetlendiren ve gıda atıklarını azaltan bir yöntemdir. Yüzlerce kilo elma üretiminiz olduğunu düşünün, komşunuzun da sizin gibi yüzlerce kiloluk kabağı olduğu yerde ihtiyacınız kadar olan kısmını takas yapsanız güzel olmaz mı ? Dünyanın bir çok şehrinde bu tip değişim ekonomisi alanında çalışan dernek ve kuruluşlar var. Hasat yapıldıktan sonra işlem görmeyecek gıdanın dağıtımı bu sayede faydalı hale geliyor.
Kompost. Son kalan marul yaprağının çürüyüp çürümeyeceğini asla bilemeyeceğiz fakat en son çare olarak kalan son ürünleri çöp sahasına yönlendirmek daha doğru olacaktır. Kompostlamak, gıda atıklarını gıda üretimi için tekrar dönüştürmek işlemidir. İsterseniz bunu bahçenizde solucanlarla gübre haline getirebilirsiniz. Unutmayın, doğada olan her şey faydalıdır. Burada asıl sormamız şu. Bunlardan nasıl yararlanacağız ?
Sizin görüşleriniz neler ? Bu kapsamda hangi teknikleri kullanıyorsunuz ?